Zenci Herife Kendini Siktiren Türk Orospu

Beyaz gömleğimi düzeltip, dikkatlice kemerimi bağladım. Odanın içindeki atmosferi kontrol ettim, herhangi bir detayı gözden kaçırmamak için. Çarşafın üzerindeki izleri temizledim ve etrafıma bir göz attım. Sadece birkaç ıslak leke kalmıştı, ancak bunlar benim için önemli değildi. Sıcak hava sayesinde, sabaha kadar kuruyacaklarından emindim. Işıkları söndürüp odadan çıktım. Ertesi gün uyandığımda, saat 12:00’yi gösteriyordu. Serpil işe gitmişti. Evin düzenini kontrol etmeliydim, aksi takdirde bir sürprizle karşılaşabilirdim!” dedim. “Endişelenme, bu kadar geç olmayız. Sizin gibi biri için ben her zaman beklerim!” dediğimde rahatladı. Tuğçe gittiğinde içimden geçirdim (Vay canına, bu ne böyle! Eşim bunu görse deli olurdu!) dedim. Tuğçe gerçekten etkileyici ve çekici bir kadındı. Siyah saçları sırtına kadar uzanıyordu, koyu tenli, büyük yeşil gözlü ve ensesinden türbanla bağlamıştı. Islak saçlarının uçlarından birkaç damla süzülüyordu. Kalın çerçeveli büyük gözlüklerini takmıştı. Eski kanepeye oturduk ve ben de yanına oturdum. Tabağımı masaya koydum ve onunla aynı seviyede oturduk. Bana elini uzattı ve “Bebeğim, hoşuna gittiyse ne mutlu bana!” dediğinde “Evet, gerçekten güzeldi!” diye yanıtladım. “İşte senin için buradayım. İstersen bir sonraki sefere yanıma gelirsin, kimseye hesap vermek zorunda kalmazsın.