çamaşırı giymeden giydiği askılı badisinin içerisinden memelerinin ihtişamı beni güzelce azdırıyor, ikide bir sürtünerek yanımdan geçmesi, aniden önüme eğilerek daracık kalçasını sergilemesi, perde asarken kendisine yardım etmemi istediğinde ise kalçaları artık burunumun dibinde mis benzer biçimde am ve kıç kokusu geliyordu. Sikim yine kazık şeklinde olmuştu. Sandalyeden inerken, dengesini yitirmiş benzer biçimde içindeydik. Titriyorduk. Hareketsiz durup hayranlıkla beni seyretti. Çıplak göğüslerimi. Sonra elini uzatıp okşadı, avuçlayıp sıktı. “Ohhhh!” diye inledim, “Öp onları Mert! Sev, okşa!” söyledim. “Öyle güzelsin ki yenge! Memelerin sanki asla ellenmemiş gibi, dipdiri, taş gibi!” dediğinde zevkle kıvrandım. Duyduklarım sevinçli etmişti beni. Hele Mert’ten bunları sezmek. Göğsümü okşayan elininin anda beynimden vurulmuşa döndüm. Sikim yine kalkmaya başlamış, kasıklarımda ağrılar oluşmuştu… Benim elim yüzüm pancar gibi kızarıyordu, ancak yengem gayet sakin ve serin tavırlarla, “Eee, öteki yengesini sikenlerin hikayeleri var mı? Aç ta okuyalım!” dedi. Utana sıkıla geçtim bilgisayarın başına, sadece yarrağımın kalkıklığını gizleyemedim tabi. Açtım yengeme bir öykü ve birlikte

Bu videodaki modeller ve kanal

Pornoyu Yorumla

Mail adresinizi kimse göremez. * İşaretlenmiş alanları doldurunuz.

*